Yemeklere karakter kazandıran, kokularıyla geçmişin anılarını canlandıran ve yüzyıllardır hem lezzet hem de şifa kaynağı olarak kullanılan baharatlar, mutfağımızın vazgeçilmezleri arasında yer alır. Sadece damak tadımıza değil, sağlığımıza da katkı sağlayan bu doğal mucizeler, her kültürde farklı anlamlar taşır. Hindistan’dan Anadolu’ya, Orta Doğu’dan Uzak Doğu’ya kadar dünyanın dört bir yanında baharatlar, hem geleneksel tariflerin hem de modern mutfakların başrol oyuncularındandır.
Dünyanın en çok kullanılan baharatıdır. Taze çekilmiş karabiber, yemeğe keskinlik ve derinlik katar. Orta Çağ’da o kadar değerliydi ki “siyah altın” olarak anılırdı.
Özellikle Türk, Hint ve Orta Doğu mutfaklarında bolca kullanılır. Et yemeklerinde ve baklagillerde sindirimi kolaylaştırdığı için tercih edilir. Keskin, topraksı bir aroması vardır.
Paprika olarak da bilinir. Yemeklere renk, aroma ve acılık katmak için kullanılır. Tatlı versiyonu daha yumuşak lezzetler sunarken, acı versiyonu daha keskindir.
Altın sarısı rengi ve sağlık faydalarıyla bilinir. Özellikle bağışıklık sistemini güçlendirmesiyle öne çıkar. Hint mutfağının temel taşlarındandır.
Hem tatlı hem tuzlu tariflerde kullanılır. Yoğun aromasıyla keklerden pilavlara kadar birçok tarife yakışır. Kan şekeri dengeleyici özelliği ile de bilinir.
Ferahlık veren keskin tadı ile bilinir. Taze veya toz halde kullanılabilir. Mideyi rahatlatıcı etkisi ve bağışıklık destekleyici özelliğiyle popülerdir.
Minik ama etkili! Çok az miktarda kullanılır çünkü aroması oldukça baskındır. Genellikle sıcak içeceklerde, pilavlarda ve tatlılarda tercih edilir.
Tatlı, karanfil, tarçın ve hindistan cevizini andıran karma bir tada sahiptir. Osmanlı mutfağında özellikle köftelerde sıkça kullanılır.
Patates püresinden beşamel sosuna kadar birçok tarifte derinlik katar. Fazla kullanıldığında acımsı bir tat verebilir. Azı karar!
Akdeniz mutfağının yıldızıdır. Et, tavuk, sebze yemekleri ve pizzalara mükemmel uyum sağlar. Kurutulmuş hali taze kekiğe göre daha yoğundur.